Pazartesi, Nisan 18, 2011

İntiharın Genel Provası..

Bu Pazar (17.04.2011) Kadıköy Haldun Taner Sahnesi'nde "İntiharın Genel Provası" isimli oyuna gittik. Açıkçası oyunun isminden hareketle biraz zorlayıcı bir pyun olduğu kanaatine varmıştım. Duşan Kovaçeviç'in zeki senaryosu, Nurullah Tuncer'in incelikli yönetimi ve oyuncuların harika performansları ile harika bir oyun izledik. Oyun tam bir kara komedi. İzlemeyenler için işin tadını kaçırmayayım ama, oldukça sürprizli bir oyun akışı ve finali var.

Serhat Kılıç'ın muhteşem performansı diğer oyuncuları ve oyunu biraz gölgede bırakıyor. 4 ayrı karakteri canlandırıyor Serhat Kılıç. Her bir karakter ayrı ses tonları, ayrı hareketler, ayrı vücut yapıları ve ayrı tipler. Kendisini mutlaka takip etmeli diye düşünüyorum.

Velhasıl, mutlaka gidilmeli, görülmeli. Acele edin, sezon kapanmak üzere...

Pazartesi, Nisan 11, 2011

Efsane Gurme..

İnsanın doğuştan bazı merakları, eğilimleri oluyor.Herkesin farklı uğraşları, farklı ilgi alanları, farklı yetenekleri var. Benim meraklarımdan ve uğraşlarımdan biri de yemek yapmak. Tek başıma bile olsam kendi kendime güzel birşeyler yapar yerim. ama birşeyler yapıp arkadaşlarla, ailemle birlikte keyifli keyifli yemek de ayrı bir zevk tabii ki. Bu konuda beni çok destekleyen de var açıkçası. Yemeklerim genelde beğeniliyor. Varolan tarifleri de yapıyorum, kafama göre bir takım şeyler de.

Bu aşamada, yemek yapmakla ilgili bir takım şeyler var kafamda. Bunlar arasında bir internet mezecisi açmak, bu blogun bir kardeş blogu yaratıp yemek üzerine gitmek, vs. de var. Tam bu sırada Buzbağ'ın bir yarışma haberi geldi: "Efsane Gurmelerini Arıyor" Ben de bu yarışmaya babamnın her yiyenin parmaklarını da beraber yediği "Palamuttan Kağıt Kebabı" ile katılıyorum. Bakalım neler olacak.. :-)

Cuma, Nisan 08, 2011

Neyrdeyn Anladıynn.?

Hangi üniversiteye girdiğim açıklandı, çeşitli sevinç gösterileri yapıldı, duruma alışıldı ve kayıt zamanı geldi. Ben de gerekli evrakları öğrenmek ve başvuru formu, vs. varsa almak iç'in bölümümün olduğu Göztepe Kampüsü'ne gittim.

Bölümüm Uluslararası İlişkiler'in Göztepe Kampüsü'nde olduğunu bildiğim için, oraya buraya bakıyorum, birşeyler öğrenmeye çalışıyorum. Bu tür durumlarda hemen yanınıza birileri yanaşır, onlar da sizin gibi soruşturma içindedirler, hem sizden bilgi almak isterler hem de, siz sormasanız bile, bilgilerini sizle paylaşmaya can atarlar. Benim şansıma da Kıbrıslı bir hemşehrim düştü: Kaşif..! Fakültenin İngilizce eğitim yapan bölümleri Göztepe'de, Türkçe eğitim yapan bölümleri de Bahçelievler'de. Kaşif de Türkçe İşletme bölümüne girmiş, ama fakültenin Göztepe'de olduğunu sanarak gelmiş, araştırıyor. Ben Türkiye'de doğup büyüdüğüm ve ailemde de koyu bir Kıbrıs şivesi olmadığı için oldukça temiz bir İstanbul ağzı konuştuğumu düşünüyorum; en azından Kıbrıs şivem yok. Kaşif de o kadar tatlı konuşuyor ki, ister istemez sordum: "Sen Kıbrıslı mısın?" diye. O kadar şaşırdı ki : "U! Neyrdeyn anladıyn?" :-))  Ah be Kaşifim.. Hiç belli olmuyor..! "Ben de gıprısıyım gardaş, ondan anladım." :-)

3. sınıftayım yanılmıyorsam, bir ders arasında koridorda kahve içip arkadaşlarla sohbet ediyoruz. Kulakları çınlasın, Cent Yurdakul hocam hızlı hızlı yan sınıftan çıkmış, biryere koşturuyor. Bir anda, tak dedi durdu, bana doğru geldi; "Sen Kıbrıslı mısın?" dedi. Ben de cevap verdim: "U! Neyrden anladıgnız hocam? Belli oluyor?" :-)

Perşembe, Nisan 07, 2011

Üniversite Sınavı...

Şu günlerde çok tartışılıyor üniversite sınavı. Benim üniversite sınavım biraz daha ilginç oldu. Baba tarafından Kıbrıslı olduğum ve bundan dolayı da İngiliz uyruğunda olduğum için ÖSS + ÖYS yerine YÖS (Yabancı Öğrenci Sınavı) diye bir sınava girdim. Sınav bazıları için çok kolay bazıları için ise çok zor bir sınav. 3 bölümden oluşuyor. İlk bölüm, Türkçe bilip bilmediğinizi kontrol ettikleri ve puanınızı etkilemeyen bir Türkçe sınavı. Anadilim Türkçe olduğu için 1 saat süre verdikleri sınavı yaklaşık 10-15 dakika içinde hepsi doğru olarak yanıtladım. 2. ve 3. bölümler birarada verildi. 2. bölüm genel yetenek bölümüydü. İşte, 3 şekil verip 4.'sü nedir, diye sorular, bunun gibi çeşitli "pazar bulmacası" kıvamında sorular ve Fizik, Kimya, Matematik, vs. ders soruları. Uluslararası İlişkiler okumak isteyen biri için Fizik-Kimya gibi soruları yapmak gerçekten de zordu. Bir de üstüne genel yetenek sınavında kaybettiğim gereksiz süre eklenince sınav bitiminde sanki hiçbiryere giremeyecekmişim gibi çıktım. Her bölümde kontenjan var, bazı bölümlere yabancı öğrenci almıyorlar bile. Sınav Ankara'da idi. Ankara'dan İstanbul'a nasıl döndüğümü bilmiyorum. Ağzımı bıçak açmaz, ne yapacağımı düşünerek geçirmiştim yolu. Kesin kazanırım, gözü ile baktığım bir sınavdan kazanamama şüphesi ile ayrılmıştım.

Sonuçlar gelene kadar oldukça endişeli günler geçirdim. Neyse ki istediğim bölüme, Marmara Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'ne girdim. Hem bölümümden çok memnunum, hem bölümde edindiğim arkadaşlarımdan. Herşey olacağına varıyor, siz ne yaparsanız yapın. YÖS'e değil de ÖSS+ÖYS'ye girseydim eminim yine rahatlıkla aynı bölüme girerdim. Kader insanı bırakmıyor.